Merhaba arkadaşlar. Akıllı telefonlarda şarj olayı nedir, buna bir açıklık getirmek istiyorum.
Bildiğiniz üzere şarjı çabuk biten telefon, bizi hep yarı yolda bırakır. Tam gerekli olduğu anda, “pil bitmek üzere” uyarısı alır ve sinirden o telefonu kırmak isteyebiliriz. Akıllı telefonların şarjının çok kısa sürede bitmesi, hem ekran büyüklüğüne; hem de telefonu kullanım biçimine bağlıdır. Eskiden şarjı daha uzun süre giden telefonlar yapılır, boyutu önemsiz kalırdı. Büyük telefonlarla başladılar, yıllar sonra küçük telefonlar moda oldu. Şimdi de küçük telefonlar kullanıcıyı memnun etmemeye başladı ve boyutları sürekli olarak büyüyor. Her geçen gün ekranı büyüyen telefonlar piyasaya çıkıyor. Aslında cep telefonu demeye pek çok şahit gerek. Çünkü sosyal medya da dolanan espriler gerçek olmaya başladı. İlk sıralar yapımcısı Apple olan iPhone’un pil süresinden şikayetçi olduk ve iPhone kullanıcılarıyla sürekli dalga geçer olduk. Sıra bize geldi, ne demişler; “gülme komşuna, gelir başına.” Samsung kullanıcıları da çok kısa sürede ağzının payını aldı. Kınadığımız başımıza geldi. Ekranlar büyüdü. Samsung büyüyen ekranıyla ve görüntü kalitesiyle bizi çok çabuk tavladı ve büyüyen telefonlar bizi cezbetmeye başladı ve büyük telefonlara rağbet birden arttı. Arttı artmasına lakin şarj süresini hiç göz önüne almadan bu telefonlardan satın alıp, cebimizde pili biten telefon taşımaya başladık.
Kısacası büyüyen akıllı telefon yapımcıları bizi kandırdı. “Dolandırdı” demiyoruz, kandırdı. Yanında şarj cihazı taşımayan kullanıcı var mı ki? Çok nadir değil mi? Eskiden iki günlüğüne bir yolculuğa çıkacak olan 1110 kullanıcıları şarj aletini yanında taşımazdı. Çünkü ne hikmetse o pil o telefona tam 12 gün yeterdi. Neden bir akıllı telefonun şarjı üç gün gitmez ki? Bakın. Telefona öyle çok özellik eklendi ki, ilk önce Android işletim sistemi olmayan dokunmatik telefonlar bile sırf özelliklerinden dolayı satın alınmaya başladı. GPRS özelliği olan tüm telefonlara internet tarayıcısı eklendi ve Symbian işletim sistemli, Bada işletim sistemli çoğu telefondan internete bağlandık. Bazılarımız kullanmıyordu ilk başlarda lakin, sonraları Facebook adında bir sosyal ağ yaptı adamlar. Ve bu sosyal ağ Türkiye’de ünlü olduğu ilk sıralar bedavaydı. Çok iyi hatırlıyorum, 0.facebook.com domainini. Bedava Facebook’umuz vardı ama resimsizdi. Sonra ortalama 5 tl’ye sosyal ağ paketi çıkarmalarına bir alt yapı oldu bu 0.facebook.com. Twitter’ı öğrendik sonra. Twitter, Facebook derken telefonumuzun şarj süresi, bizi çok az memnun etti. Ardından da akıllı telefon denen tuşlarını çıkardıkları telefonlar piyasaya yayıldı. Telefonu ilk defa açıyor ve adam direk, “dur ulan Facebook’a gireyim bakalım nasıl olacak” diyen insanlar tanıyorum. Hoşuna gitti adamın, hem dokunmatik hem Facebook var. Adam arama yapamasa bile memnun olacaktı o telefondan. Allah’tan tarayıcı konulmuştu o telefona…
Elinden düşürmedi insanlar bunu. Eski telefonları kullandığımız gibi sadece arama veya mesajlaşma kısmını kullansak, aslında şarj süresi neredeyse aynı olacak. Hiç dikkat ettiniz mi bilmiyorum, şarjımız üçüncü günü görmeden 0’a iniyor. Size tavsiyelerim şu yönde olacak;
- Telefonunuzda internet’te işiniz olmadığı sürece “Mobil Veri” kısmını kapatın. Anlık bildirim almanız gerekiyorsa, tabii ki size bağlı olacaktır bu tavsiyem.
- Kullanmadığınız sürece Wi-fi, GPS, Bluetooth özelliğini açık bırakmayın arkadaşlar. Tüm bu özellikler pil kullanımını arttırıp bizim aleyhimize oluyor. Gerektiği sürece açın, işinizi tamamlayınca kapatın
- Telefonunuzun parlaklık ayarını “Otomatik Parlaklık” olarak seçin, ortam ışık seviyesine göre ekran parlaklığını ayarlar ve karanlıkta parlaklığı azaltıp çok ışıklı bir ortamda parlaklık seviyesini olabildiği kadar açar. Eminim bu ayar sizi çok memnun edecektir.
- Kullanmadığınız uygulamaları telefonunuzda barındırmayın. Çünkü her uygulama, hafızada yer kaplar ve telefon açılışta, “ortam ve uygulama verilerini” tarar. Her 1 mb, telefonunuzun pil’ini kullanır.
- Resim, müzik, video gibi kişisel verilerinizi sürekli olarak (bilgisayar veya [bulut]cloud) Dropbox veya Google Drive’a yedekleyip telefonunuzdan silin. “Hatıra olarak kalsın, ama kullanmıyorum.” Dediğiniz her veri’nizi bilgisayarınıza yedekleyip telefonunuzdan kaldırın.
- Android telefonunuzu çok zorlamayın. Şarj halinde sürekli oyun oynamayın. Şarj dışında, pil bitene kadar müzik, oyun vs aynı anda çalıştırmayın. Uzun vadede batarya’nın şişmesine sebep olabilir. Kim 80 tl batarya almak ister ki? (örnek; Note 3 orijinal batarya.)
- Sabaha kadar şarj’da tutmayın. Batarya’nın ömrünü kısaltmada bundan daha iyi bir yöntem yoktur.
- Telefonunuzun masaüstü kısmına gerekmeyen “widget”lar eklemeyin. Kullanmadığınız widgetlar varsa kaldırın.
- Masaüstü kısmında verilen 7 ekranın, tümünü kullanmak zorunda değilsiniz, masaüstünde klasörler açıp uygulamalarınızı bu şekilde kısayol’lara ayırın.
- Telefonunuzda son kullanılan uygulamaları kapatın. Bunu alışkanlık haline getirin. “İşiniz bittiğinde” orta tuş’a basılı tutup kapatın.
- Telefonunuza Clean Master uygulamasını indirip kurun. Ayarlar kısmındaki yüzen widget ayarını açın ve telefonunuzun ekranını kilitlemeden bir defa süpürgeyi ortaya sürün. Bırakın süpürge yukarı uçup temizlik kokan telefonunuzda gökkuşağı açtırsın. Kullanım; Clean Master’a girin –> sağ üst köşedeki alt alta (üst üste) 3 noktaya dokunun -> CM Ailesi seçeneğinin altındaki, “Ayarlar” seçeneğine dokunun -> Yüzen Widget Ayarları kısmındaki tüm seçenekleri “ON” şeklinde ayarlayın -> ana masaüstünde ekrana gelen (sağ yada sol tarafta (örnek %69) yüzde şeklinde görünen küçük widget’ı elinizle tutup alt kısma sürün ve bekleyin. Kullanılmayan uygulamaları kapattınız. Kullanılmayan ram demek, şarj sürenizin uzunluğu demektir.
- Battery Doctor uygulamasını indirin. “Status Bar”da (üst bar, bildirimlerin geldiği yer) gelecek bildirim kutusundan sürekli şarjınızın ortalama ne kadar süre kaldığını öğrenin.
- Telefonunuzda kalan şarj yüzdesini gösterme uygulaması yok ise, Google Play Market’ten bu özelliğe sahip uygulamalar indirebilirsiniz. Örnek; “şarj yüzdesi” şeklinde ararsanız eminim iyi sonuçlara ulaşabilirsiniz.
- Telefonunuzda bulunan gereksiz mesajları temizleyin.
- Telefonunuza iyi davranın. Düşürdüğünüzde, su kaçırdığınızda, telefon içinde nemlenme gerçekleştiğinde bazen kurutmak yetmeyebilir. İşlemci arızası verebilir, bu sebeple şarjınız çok daha kısa süreli olabilir. Bazen çözümü de olmayabiliyor. Kesinlikle dikkatli olmak gerek.
- Telefonunuzun şarjı inanılmaz derecede çabuk bitiyor, sizi hep yarı yolda bırakıyorsa, hemen bir teknik servise gidin (garanti süresi hala geçerliyse ürün servisine götürün) ve bir check-up yaptırın.
- Telefonunuzu uzun süre şarjda bırakmayın. “Aman akşamdan takayım da, sabaha kadar tepe tepe şarj olsun.” demeyin. Batarya ömrünü kısaltabilir.
- Telefonunuza 4-5 ayda bir defa olsun (zorunluluk yok) format (sıfırlama) atın.
Kolay gelsin sevgili arkadaşlar. Umarım yazdığım makale işinizi görmüştür ve akıllı telefonunuzu en yüksek verimde kullanabilirsiniz. Teşekkürler.